038. Oturum: Kahraman Nedir?

"Kahraman" kavramının ne olduğunu anlamaya çalıştık

05.08.2021

Soru: Günlük hayatta sıklıkla kullandığımız kavramlardan biri de kahraman kavramı gibi duruyor. Kahraman nedir? Sizin için kahraman nedir?

Alper: Kahraman dediklerimize neden kahraman diyoruz? Ne yapıyorlar da onlara kahraman diyoruz? Kahraman, bence, sağduyusu toplumdan ve kendisinden beklenenden üzerinde olandır. Çok tereddüt etmez, doğal bir şekilde bu sağduyuyu kendinde barındırır. Kimse görev vermeden öne atılan kişidir.

Vahdet: Bana göre alışılmışın dışında iyi işler yapandır. Toplum içinde sayıları azdır ama güzel insanlardır.

Uhri: Kahramanlık tekil bir müessesidir. Her zaman sadece insan için kullanmıyoruz. Dışarıdan verilen bir adlandırmadır. Yapılan eylemin sonucunda toplumun onu değerlendirmesidir. Kahramanlar yaptıklarını genelde başkaları için yapar, kendilerini geride tutar.

Kiper: Toplumun kahraman üzerinden kendine bir tutunma noktası vardır. Destanlar bunun en güzel örnekleridir. Acaba kahramanın olumsuzu yok mu? Ayrıca hayatımızın başkahramanı, günlük hayatımızı etkileyen kahramanlar olduğunu da söylemiyor muyuz?

Kahraman Nedir? – Türkiye’nin ilk süper kahramanı
En Kahraman Rıdvan

Tamer: Kahramanlar genelde savaşta olur, cesurca veya çok zor bir durumda üstüne aldığı o kısmı halledebilen ya da savaşın o kısmını kazanabilen bireysel davranan kişilere kahraman diyoruz. Günümüzde kahramanlık rasyonel bir olgu değil. Kahramana ihtiyaç var mı? Kahramanlık dışarıdan kişilere söyleniyor. Dışarıdan nasıl göründüğü, ne üzerine kahraman ilan edildiği önemli. Kahramana benim neden ihtiyacım olsun? Akılla işlerin çözülmesi gerekir. Kahraman varsa, ben neyim? Günümüzde icat yapan kahraman olmalı. Kahraman olunması gereken bir son mudur, başlangıç mıdır?

Kiper:Biz modern zamanda kahramanla lideri birbirine karıştırıyor olabilir miyiz?

Tamer: Bir tür koşul bu. Bize fayda yaratıyor. Aklımızın çalışma şekli fayda üzerine kurulu. Kahramanlık pek de insani olmayan bir durum. Beklediğimiz faydayı elde etmek için kahramanlaştırıyoruz.

Hasan: Günlük hayatta evrensel normlara göre “normal diye düşünmemiz gereken durumlarda” normal aksiyonu alana da kahraman diyoruz. Mesela haksızlık karşısında sesini yükselten birine kahraman diyoruz. Olağanüstü durumlarda, olağan tepkileri tutumları gösterenlere de kahraman tanımlaması yapıyoruz. Kahraman tanımımız zamana göre de değişiyor. Bir başka taraftan da daha az bilgi sahibi olduğumuz durumlarda yaptıklarımız da kahramanca görülebilir.

Kiper: Kahramanlık tanımladığımız toplumsal değerlerden biri gibi duruyor. Diğer tüm değerlere yaptığımız gibi- o değer artık eskisi gibi anlamlı olmadığında o değerin içini boşaltmamız- kahramanın da mı içini boşaltmaya çalışıyoruz?

Uhri: Hadi biraz daha yamuk bakalım. Kahraman diye ötekileştiriyoruz. Kahramanlık dediğimiz kişinin içinde bulunduğu duruma kendince aksiyon denmesinden fazlası değil. Kullandığımız bu terminoloji de olağan olmayan, üstü kapalı, sessiz uzlaşma var. Akıllıca davranan insanın yapamayacağı şeyler söz konusu olduğunda bu etiketi kullanıyoruz. Evet, kahramanı ötekileştiriyoruz ve bu ötekileştirme üstünde -ötekileştirilen dahil- faydacı bir uzlaşı arıyoruz.

Sword and Sorcery – Solomon Kane

Alper: Kahramanlığın içinin boşaltılmasına bir yanım hayır diyor ama evet diyen bir tarafım da var. Bence hayatın gri alanlarında kahramanlık var, sanıyorum hep de olacak. Kahramanlığın içini insanlar boşaltmıyor. Kullanıma yan anlamlar yüklenmesi anlamın genişlemesi ya da daralması her zaman bir kavramın içini boşaltmayabilir. İnisiyatif alındığında kahramanlık olur yoksa kahraman denmez. Ben kahramanı, kurtarıcıyla eşleştiriyorum.

Neri: Kahramanlık sadece bir şeyi basit olarak yaparak değildir. Bazen profesyonel bir şekilde yaparak da kahraman oluruz. Örneğin pandemi sürecinin içindeyiz. Sağlık çalışanları, profesyonel mesleklerini icra ederken benim gözümde kahramana dönüştüler. İnsan kimi zaman da kendi kendinin kahramanı olur. Aldığınız kararlar, yaptığınız eylemler size sizi kahraman gibi hissettirir. Kahramanlar savaşçıdır, fedakârlık yapar, korkusuzdur.

Arap: Kahraman insanlar zor duruma düştüğünde yardım eden kişidir.

Kahraman Nedir?

Uhri: (Kiper’e cevaben) Kahraman sözcüğüne konu olana bizi baktırarak, hepimizi cambaza baktırıyorsun. Aslında cambaza değil, cambaza bakanlara bakmalıyız yani topluma bakmalıyız, kitle psikolojisine bakmalıyız. Toplumu oluşturan bireyler, kendi üretemediği varoluş hazzını kahramana aktarılıyor. Bu toplumun sorunlu bir bakış açısı. Bilimde dönüp Newton’a vs. gibi bilimin öncülerine bakmak yerine neden bilimi Newton’a bırakıyoruz ona bakmak gerekiyor. Kişinin yapabileceğinin bilgisini sorumluluk bilincini üretmiştir. Olgunlaşmış birey, inandığı dava için gösterişsiz bir şekilde yaşamaya, o dava için çalışmaya devam eder. Olgunlaşmamış bireyse kendi eksikliğini kahramanlar üzerinden gösterişli bir şekilde giderir. Filozofları ele alalım örneğin, kahraman filozof var mıdır?

Kiper: Şahan Gökbakar çok fazla tanınmış olduğu için söylediğinin kerameti varken, diğer taraftan başka birinin yaptığını yok sayışımız, isimsiz kahramanlarda mağduriyet oluşturmuyor mu?

Uhri: Farkındalığa gönderme yapmak için uca çekmek elbette önemli. Biz her zaman onların farkındalığında olamayabiliyoruz. Kahramanlık kültürü kendinden feda etmekle ortaya atmakla gerçekleşir. Sahte kahramanlar, farkındalık arayanlardır.

Neri: Kahraman kabul ettiklerimizin ne yaptığı değil, nasıl yaptığı benim için önemli. Kahramana bazen ihtiyaç duyuluyor.

Vahdet: Uhri’ye katılmayarak, yol gösteren sanatçıların da olduğunu hatırlatmak istiyorum. Kahraman bir filozof olaraksa Sokrates’i görüyorum. Bu nedenle kendisine baldıran zehri içiriliyor. Felsefeci görevini yapar evet, görevinin dışında da fedakârlıkla kahramanca davranabilir.

Arap: Bir topluluk için bir birey kahraman olabiliyor, olmaya da biliyor. Kahraman evrensel mi olmalı?

Tamer: Kahramanlık başkalarının onun hakkındaki fikirleri daha çok bir unvan gibi anlamamız gerekiyor.

Dora: Hitler de yaşadığı zaman dilimi içinde hatta kimileri tarafından şimdilerde de kahraman olarak tabir ediliyor.

Tamer: Kahramanın evrenselliği sorusu güzel bir soru. Sanat kuramsal olarak bunu yapmaya çalışmıyor mu? Sanatçı ne yapıyor? Mevcudu eleştirmek için sanatı kullanmıyor mu? İnsan olmaya çalışmak, bazı toplumlarda kahraman olmak için yeterli görülüyor. Bu insan olmaya çalışanları ulaşılmaz mı yapıyor yoksa diğerlerini de buna özendiriyor mu? Teşvik mi ediyor? Kahramanın niteliği ne?

(Oturumun bu noktasında Atatürk’ü kahraman olarak görebilir miyiz sorusu geldi ve görülüp görülemeyeceği tartışıldı.)

Tamer: Atatürk’ü kahraman yapan nedir? Saygınlığı mı, sistemin kurucusu olması mı? Zihinsel yeteneği mi? Savaş kazanan bir asker olması mı? Yoksa, icat yapması mı? Bizim icadımız yok. Zihinsel aktiviteyle bir şey üreten, icat eden kişilere kahraman demek yerine   bedensellikle bir şeyler yapana kahraman diyoruz.

Trafalgar – William Heysham Overend

Kiper: Askerlik görevini 15 ay yapanın dışında mesleği asker olanlar var. Askerle, işi arasında bir iş sözleşmesi var. Gösterdiği askeri başarı işinin gerekliliği, bu gerekliliğe neden olanlara kahraman diyoruz. Kahraman polisimiz, kahraman askerimiz, pandemide kahraman sağlık çalışanlarımız diyoruz. İşini doğru yapan herkese kahraman diyoruz. Bu tuhaf değil mi?

Alper: İdeal bir dünyada yaşamadığımız için öyle oluyor. Örneğin taşın bekçisi olmaz ama taşın olduğu yerden bir nedenle hareket etmeye başlamasıyla başka birsi tehlike altındaysa ona siper olan kişidir kahraman. Yani bana göre pek iş tanımıyla alakası yoktur. Yine de yaptığın işle ilgili inisiyatif almak kahramanlığa dönüşebilir. Örneğin bir dersi anlatan öğretmenin sınıfın bir kısmının ya da bir öğrencinin konuyu bellemediğini fark ettikten sonra konuyu tekrar anlatması ya da herkes belleyene kadar uğraşması kendi inisiyatifidir. Bu sayede hayallerine ulaşan bir öğrenci o öğretmeni kahramanı olarak görebilir.

Kiper: (Alper’e) Her durumda bir kahraman bularak işin içinden ya da kendi sorumluluklarımızdan mı sıyrılıyor muyuz?

Alper: Örneğin ısıtması olmayan bir sınıfta öğretmenlik yapmak kahramanlık değil fedakârlık işidir. Birini zor şartlarda çalışmaya ikna etmek için de “sen bir kahramansın” deniyor. Buna gerek yok, her durumdan bir kahraman çıkmıyor.

Uhri: Evrensel bir değer olarak kahraman olamayacağında galiba anlaşıyoruz. Kahramana ihtiyaç olmasın demiyorum. Birey olarak, hayatımızda kahramanlar olabilir. Hayatımızın dönüm noktasında bir şey yapmıştır, bir öğretmen, bir doktor, babamız, annemiz bizim için kahraman olabilir…

Kiper: Pekiyi, kahraman diye yutturulan da var, onları ne yapacağız?

Uhri: (Gülerek) Yutma o zaman!  Aslında bu durum içinde bulunduğumuz acizliği gösteriyor. Baskı altında yaşayan toplumlarda, totaliter rejime meyil veren anlayışlarda, sahte kahramanlıklar ya da kurgulanmış kahramanlık hikayeleri fazlaca görülüyor. Yine de enseyi karatmamak gerekiyor. Bu durumdan yine insan kendi aklıyla çıkıyor.

Hero Mourning the Dead Leander – Domenico Fetti

Gizem: Şöyle bir şey soracağım; Sedat Peker örneğin. Mafya benzeri bir yapının lideri. Kahraman olmak için değil ama birileriyle aralarındaki husumet yüzünden toplumun menfaatine olan daha önceden sakladığı bilgi ve belgeleri toplumla paylaşıyor. Bu arada daha önceden ortaya çıkmayan bu bilgi ve belgeler mesela bir kişinin hayatını değiştiriyor. Suçsuzluğu ispat olmuş oluyor. Böyle bir durumda bu ve benzer kişiler o kurtulan kişinin kahramanı olabilir mi?

Kiper: İçindeki niyetin kahramanca olmadığını hatta kötü niyetli olduğunu bildiğimiz birine kahraman demek doğru olur mu?

Uhri: Kişinin özelinde o zat hem kahraman hem korkak olabilir. Kendini kurtarmak için yaptıkları kimi zaman başkasına fayda sağladığı için kimi zaman da toplumun yararına olduğu düşünüldüğü için kahraman diye nitelenebilir. Bu niteleme kabul de görse böyle olduğu anlamına gelmez.

Kahraman Nedir?

Tamer: Kahramanlık bu değil, en azından bu olmamalı. Hayatta kalma meselesi tüm canlılarda var. Hayatta kalmaya çalışırken yaptıklarımız bizi kahraman yapmaz. Konuşurken örnek üstünden insan olmaya çalışmanın kendisini kahramanlık yaptık. Kahramanlıkta o kişinin soy kütüğüne gitmeli, yani hem yaptıklarına bakmalı hem de niyetine bakmalıyız.

Alper: Tamer’in tanımını yaptığı dünya, ideal bir dünya. İdeal dünyada kahraman sözcüğüne ihtiyacımız olmaz. Biz ideal dünyada yaşamıyoruz. Kahramanların olduğu bu dünya da kötü bir yer değil bence. Görevini yapan kimse de kahraman olmamalıdır.

İhsan: Herkesin kendince bir kahramanı vardır, en fazla çocukların vardır. Hepimiz kahramanız, kahramanlık sergiliyoruz hayat koşuşturmasında. Bireysel olarak hepimiz kahramanız. Bir de milli kahramanlarımız da var. Onu da birilerine yüklemişiz. Bir tarafı görev olsa da.

Alihan: Bazı iyilikler, kahramanlık olarak adlandırılmış. Mitolojide de var. Çok eskiler ve anti kahraman da kahramandır. Hitler ise trajedi yaşadığı için kahraman olmuştur. Risk alabilen kahramandır.

Editör Notu: Kahraman konusu içinde “En Kahraman Rıdvan” ve “Don Kişot” anmamış olmamız “kahraman” kavramını belirsiz bir tarihte tekrar konuşmak üzere keseye atmamıza neden olmuştur.

Yorum bırakın